Kooperatif, insan ihtiyaçlarını karşılıklı yardımlaşma yoluyla giderilmesini sağlamak ve ortakların çıkarlarını korumak amacıyla oluşturulan ekonomik kuruluştur. Kooperatifler insanların ihtiyaçlarını karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle ve en az maliyetle karşılamak amacıyla kurulan tüzel kişilerdir. Kooperatifler hem kişilerin tek başlarına yapmaya güçlerinin yetmediği işleri bir araya gelerek yapmalarını sağlar hem de toplumun kalkınmasına katkıda bulunur.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na göre tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek ve geçimlerine ait ihtiyaçlarını, işgücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklar olarak tanımlanmıştır.
Kooperatifçilik ilkeleri ilk olarak 1937 yılında Uluslararası Kooperatifler Birliği (International Cooperative Alliance-ICA) tarafından mutlak ve ikinci derece ilkeler olarak saptanmış ve birlik tarafından mutlak ilkelerin (serbest giriş, demokratik yönetim, işletme fazlalarının oranlı olarak dağıtılması) zorunlu hale getirilmiştir. Uluslararası Kooperatifler Birliğinin 23 Eylül 1995 tarihinde İngiltere’nin Manchester kentinde toplanan 31. Uluslararası Kooperatifler Birliği Kongresi’nde günümüzde uygulanan 7 ilke onaylanmıştır. Bu ilkeler şunlardır:
1966’da kabul edilen kooperatifçiliğe ilişkin 7 ilke aşağıdaki gibidir:
Gönüllü ve Serbest Giriş-Çıkış İlkesi
Demokratik Yönetim İlkesi
Ortağın Ekonomik Katılımı İlkesi
Özerklik ve Bağımsızlık İlkesi
Eğitim, Öğretim ve Bilgilendirme İlkesi
Kooperatifler Arası İşbirliği İlkesi
Topluma Karşı Sorumluluk İlkesi
Türkiye'de yapı kooperatifleri dört ana başlık altında sınıflandırılır:
Konut Yapı Kooperatifi: Üyelerine konut sağlamak amacıyla kurulan kooperatiflerdir.
Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi: Üyelerine işyeri temin etmek için faaliyet gösteren kooperatiflerdir.
Karma Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi: Hem konut hem de işyeri ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan kooperatiflerdir.
İhtisas Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi: Belirli bir sanayi dalında faaliyet gösteren üyelerin ihtiyaçlarına yönelik tesisler inşa eden kooperatiflerdir.
Çağdaş kooperatifçiliğin ülkemizdeki ilk uygulamasının, 1863 yılında devlet eliyle kurulan “memleket sandıkları” ile (tarım kredi kooperatifçiliği benzeri bir yapı) başladığı kabul edilmektedir. Ancak, kooperatifçiliğimizde ilk esaslı gelişme Cumhuriyet dönemine rastlamaktadır. Atatürk, 1920’den ölümüne kadar sürekli olarak Türkiye’deki kooperatif hareketinin içinde yer almıştır. Gittiği yerlerde yaptığı konuşmalarında kooperatifçiliğe yer vererek halkın bilinçlenmesine çalışmıştır. Ayrıca Atatürk, kooperatifçiliğin koruyucusu, hamisi ve bizzat kendisi kooperatif ortağı olmuştur. Ülkemizde, 1920 ile 1938 yılları arasında kooperatiflere yönelik yapılan tüm hukuki düzenlemeler de, Atatürk’ün öncülüğünde gerçekleştirilmiştir.
Diğer taraftan, Atatürk’ten sonra Planlı Döneme (1938-1960) kadar, kooperatifçilik durağan bir dönem geçirmiştir. 1960 sonrasının en önemli gelişmelerinden birisi şüphesiz, kooperatifçiliğin Anayasa’da yer almasıdır. 1961 Anayasasının 51. maddesinde “Devlet, kooperatifçiliğin gelişmesini sağlayacak tedbirleri alır.” ifadesinin yer alması kooperatifçiliğin gelişmesi için devleti daha aktif ve sorumlu duruma getirmiştir. İlk olarak, o zamanki toplumsal ve ekonomik faktörler nedeniyle, kooperatifçilik tarımsal alanlarda ortaya çıkmış, uzun yıllar tarımsal alanda yoğunlaşmıştır. Daha sonra, ekonomik ve sosyal yapıda meydana gelen değişimler ve ortaya çıkan yeni ihtiyaçlar sebebiyle, başta konut/işyeri inşaatı olmak üzere taşımacılık, tüketim, kredi-kefalet gibi alanlara da yayılmıştır
1980’li yıllardan itibaren özellikle konut yapı kooperatiflerinin çoğalıp yaygınlaşması dikkati çekmektedir. Yapı kooperatiflerinin çoğalıp yaygınlaşmasının en önemli nedeni, şehirlere olan göç ve ülkenin sanayileşmeye yönelmesidir. Ayrıca devletin kooperatifçiliğin gelişmesini sağlayacak bir takım önlemler alması ve yasalar çıkarması kooperatiflerin çoğalmasına katkıda bulunmuştur.
Ticaret Bakanlığı'nın verilerine göre, ülkemizde 26 farklı türde kooperatif bulunmaktadır. Bu türlerden biride kurulu bulunan yapı kooperatifleridir. Bunların ortak olduğu yapı kooperatifi birlikleri ve yapı kooperatifleri merkez birliklerinin kuruluş, işleyiş ve denetimlerine ait işlem ve hizmetler 13 Aralık 2010 tarihine kadar Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nca yürütülmekteydi. Ancak, 13 Haziran 2010 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 5983 sayılı Kanun ile yapı kooperatifleri ve bunların üst kuruluşlarına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın bu görevlerinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na devredilmesi hükme bağlanmıştır.
En son Çevre ve Şehircilik Bakanlığı verilerine göre Türkiye genelinde 53.049 yapı kooperatifi bulunduğu, 49.910’unun konut, 1.732’nin toplu iş yeri, 1.085’nin küçük sanayi sitesi yapı kooperatifi olduğu, 311 konut yapı kooperatifleri birliği, 5 küçük sanayi sitesi yapı kooperatifleri birliği, 6 toplu iş yeri yapı kooperatifleri birliğinin bulunduğu tespit edilmiştir.
Şehirlere göre yapı kooperatiflerinin Ankara’da 12.508, İstanbul’da 10.746, İzmir’de 5.483, Konya’da 4.232, Antalya’da 3.884, Bursa’da 3.266,Adana’da 2.453 yapı kooperatifinin bulunduğu bakanlık kayıtlarında yer almaktadır.